Yazacak Çok Şey Var

Aslında yazacak çok şey var ama bir türlü kafamı toplayıp yazamıyorum. Kısaca yarı melankonik halde geziyorum. Ancak sizlerle birşey paylaşmak istiyorum. Kısaca kız arkadaşımın bana dediğini yazmak istiyorum. Sinirlerim bu sefer gerçekten bozdu..
İlk olarak şunu belirtmek istiyorum kız arkadaşım benden 3 yaş küçük. Bu ne demek oluyor yaşı küçük olunca olgunlaşmasını beklemek gerekiyor. Bunun için rahatsız değilim ama bazen gerçekten beni çok sinirlendiriyor. Bu gün bu konuyu sizlerle paylaşmak istedim artık özelim de kalmadı ne yapalım konuşalım. Kız arkadaşımla aynı şehirde oturmuyoruz. Üniversite’de olmam nedeniyle Konya’dayım , kız arkadaşımda Ankara’da. Her nasıl oluyorsa Ankara’ya her gelişimde biz kavga etmeyi başarıyoruz. Aslında bu konuda ben haklıyım ama sizinde yorumlarınızı merak ediyorum. Haklı olduğum konuya gelelim Ankara’ya her geldiğimde kız arkadaşımın bana ayırdığı süre en fazla 3 saat oluyor ve bu beni bildiğiniz fitil ediyor. Her ne kadar sakin görünmeye çalışsamda gerçekten çok sinirleniyorum. Son gittiğim de aramız açık olduğu için buluştuğumuzda birbirimize naz yapıp durduk. Sonra her neyse yine bir şekilde gönlümü almayı biliyor. Tam sakin sakin konuşmaya başlarken bir ses…

 – Aşkım !!! ( bu sesi duyduğumda sonuna eee …. getiriyorsa bilin ki birşeyler yapmıştır ya da yapacaktır)
 – Efendim aşkım
 – Aşkım sana birşey söylemek istiyorum …
 – Dinliyorum aşkım
 – Eeee ben bu gün Esra’nın doğum gününe gidicem. (Dedim ya eee varsa kesin birşeyler vardır)
 – Neden önceden haber vermedin ( O sırada ben yine küp oldum )
 – Senle kavga ettiğimiz için söyleyemedim.
 – Peki beraber gidelim o zaman dedim ( O sırada ne olduysa oldu yüz ifadesinden benim gelmemi istemediğini anladım. Zaten ne varsa hiçbir arkadaşının yanına yaklaştırmıyor. Bu nedenle bazen beni aldatıyor mu diye düşünmeye bile başladım. Mantıklı bir cevapta bulamadım. Belki de boynuzlanıyor olabilirim. Kız milletine güven olmaz ! )
 – Hayır aşkım olmaz
 – Neden ?
 – Nedeni yok aşkım ben saat 13’de kalkarım. ( Bizim buluşma saatimiz 11’di yani 2 saat yetti. Tabi benim surat gitti. Sinirlerim altüst oldu. İstenmiyen yerde hiç durmam ısrarda etmem. )
 – Peki git o zaman ( Dedim ve cafeden kalktık arkadaşına hediye almaya gittik ordan da otobüse bindirdim gönderdim )
 – Aşkım kavga etmeyelim olur mu ? oldu son sözleri…
Ama kafama öyle pis takıldı ki anlatamam. Kıl oldum. Bu kız beni neden tanıştırmıyor neden böyle yapıyor. Sonra arkadaşlarıma anlattım Onur olum boynuzların mı çıkmış demeye başladılar. Aynaya bakıyorum görünmüyor ama olabilir. Uzunca süre zorlamadan sonra beni arkadaşlarıyla neden tanıştırmadığını sms ile açıkladı. Saçma cevabı aynen okuyorum.

Her zaman giyinişine dikkat ederdin o gün çok salaş giyinmiştin.

Bu mesajı görünce nevrim döndü. Söylediği son cümle bardakda ki son damlayıda taşırdı. Peki ben o gün ne giymiştim size hemen anlatayım. Siz karar verin salaş mı olduğuma. Mavi Jeans pantolon , dizel kemer , vakko gömlek ( Üzerimdeki bu gömlek son zamanların en moda kesimi bunu da hatırlatayım. Fiyatı da 400 Ytl . Onur sen salakmısın 400 ytl verilir mi ? diye söylemeyin bi arkadaşım hediye etti ben almadım. Fiyatını da bana büyük geldiğinde Vakko’ya gittiğim öğrendim. ) Sonuç olarak pasaklı , dağınık , hoş gürünmeyen , kirli giyinimli biri olarak görünmüyordum. Zaten ayda yılda bir buluştuğumuz için bu gibi şeylere özellikle dikkat ederim. Bu arada işin ilginç yanı bana Salaş giyinmiştin diyen arkadaşımız aynaya bakmadı sanırım.
Neyse yazımı bitirdim ve en son şunu eklemek istiyorum. Beni sevecek olan tipimi , boyumu , giyim tarzımı, paramı sevmesin ( Giyim tarzında zaten diğerleri yok ama olsun hatırlatmakta fayda var ). Benim dürüstlüğümü, arkadaşlığımı, dostluğumu, abiliğimi, kardeşliğimi, sıcaklığımı ve duygularımı sevsin. Ne kadar bir insanı sevsemde tipime,boyuma , giyinişime önem verip çıkan insanla yollarımı ayırırım. Arkadaşları beni salaş görmüş BANA NE ! (zaten öyle değildim). Her neyse yazacak çok sey var ama bu kadarını yazayım. Kalbim çok kırıldı. Kolay düzelmez bunu da birilerinin bilmesi lazım.